"Güle güle Tony Nwakaeme. Her şey için çok teşekkürler." diye yazmış uygun, afilli bir fotoğrafını arıyordum. Birden blogdaki bir fotoğrafa rastladım. Evet, Nwakaeme buydu, o farklıydı. Onu en iyi bu fotoğraf anlatıyor. Güle güle Mr. Brain.
2. Kartal Kitap Günleri'nde, şiddetli yağmura rağmen fuar alanına gelip kitap imzalatan ve iki satır sohbet eden başta dostum, yazar ve senarist arkadaşım Mevlüt Uludağ olmak üzere, Emine Koçak'a, Tunç Sincar'a, Kaya Coruk'a, dost ve renktaş Melih Yıldız'a, etkinliği düzenleyen Kartal Belediye Başkanı Sayın Gökhan Yüksel'e ve sevgili okurlara çok teşekkür ederim. Ben Laz Marks Emice'nin elçisiyim, elçiye zeval olmaz.
Gençler, tiwitur'da birbirunuze laf sokmayi demokrasi zannetmayın. Bu sadece terbiyesızluktur. Nüfusun beyuk çoğunluği direk kırmızı karttan siyasal ve toplumsal yaşamun dişina atilmiştır. Kapitalizimde demokrasi sadece sermaye kutavlarina vardur.
1976-77 Kabataş Erkek Lisesi, Ortaköy. Pazartesi, "Çiçeği Burnunda Karikatürcüler" günü. Oğuz Aral, karikatürlerimize bakıyor ve sadece karikatürle değil, doğayla, politikayla, sanatla, psikolojiyle ve sporla ilgili (bir daha profesyonelken bile dinleyemeyeceğimiz) yapıtaşlarımızı oluşturan bilgiler veriyordu. Bir keresinde karikatürüm yokken bile gitmiştim Cağaloğlu'ndaki Gırgır binasına. Oğuz abiyi dinlemek çok özel bir şeydi çünkü. Kabataş'taki eğitim akşam 5'e kadar sürüyordu ama şansıma edebiyat öğretmenimiz Gırgır okuru, halden anlayan biri. Son derste izin verir, "Sen git Okumuş..." derdi. Ortaköy'deki duraktan Gırgır'a gidebileceğim iki hat vardı. Biri direkt derginin önünden geçen Fatih-Ortaköy, diğeri Bebek- Eminönü hattı. Yani 22 C. 22 C'yi niye daha çok severdim; çünkü Eminönü'nde inince (Sirkeci'deki) Konyalı'da limonata içip, fırın sütlaç yiyebiliyordum. Cağaloğlu yokuşundaki bütün kitapçı vitrinlerine bakabiliyordum. Dönerken geç olduğu için kapanmış oluyordu her yer. İnternette bir fotoğrafını görünce eski bir dostla karşılaşmış gibi oldum. Sözlerimi A. Kadir'le bağlayayım; Bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana..
La kotori, ikide bir halkı küçumseyıp durma. Ara tiransferde yabanci bir halk tiransfer edemeyeceğumuze göre, demokratuk temizluğumuzi gene bu halkla yapacık. Yok edelum etmesine da, bilinçli bir halkun bonservis bedeli çok yuksektur.
Gırgır'ın en sevilen çizerlerinden Latif Demirci'yi kaybettik. Yüzlerce esprimi çizdi, onun çizgileriyle binlerce kişi karikatürü sevdi, karikatüre başladı. Seni unutmayacağız.
Damat & Tween'in ortaklarından Osman Arar kardeşim videoyu yayından önce benimle paylaştı. Yarın ulusal medyada yayında olacak. Dedim, "Ben bunu dostlarıma paylaşırım." Dedi, "Ok!"
Ama harbiden çok yakıştı!
Bizum universiteli Lavlav Mustafa geldi, uşak çok alınmış. "Laz Marks Emice, bu artuk kulağımıza erotik bir şeyler fısıldama boyutina geçti. Sabah akşam her şeye zam yapup belumuzi kiray, sora da sürtük diy."