80’lerun ortalarinda ‘entelektüel’in ‘lektüel’ini sunnet edup attuk ve ‘entel’i yarattuk. Amaç, aydin olmiyan, şeklen oyle görinenleri, ‘miş’ gibi yapanlari tanımlamakti.
Bizum Bertol Bireht yetmiş yil once ‘entelektüel sunnet’i çarpici bir tiyatro oyuniyla yapmiş: Turandot ve Aklayicilar Kongresi. Entelektüellerin bozulmasini (bilgisini, birikimini iktidara, sermayeye, imparatora satan aydınlari) anlatmak içun Almancada entelektüel anlamina gelen ‘intellektuell’ sozcuğuni ‘Tellekt-Uell-In’ şekline dönişturup, baş harflerinden TUI sozcuğuni turetmişti.
Bu TUI’ler, sarayun hizmetindeydiler ve ulkede haksuzluk kol geziyken, bunlar ‘neden boyle olması gerektuğini’ anlatiydiler. Baluk satar gibi duşunce satan bu aydinlar, çürümenun kollayicisi olmiş ve maddi çikar uğrina yapmaduklari hokkabazluk kalmamişti.
TUI’ler tarihun her döneminde karşumuza çikay; bazen Çin Hanedanini yalayler, bazen “Yetmez ama Evet” diyler, bazen Soros’tan fonlaniyler, bazen Turkçe Olimpiyatlari’na katiliyler. Değişmeyen tek şey, hep Turandotlarini aklayler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder