Yüce senarist!..
Arbat Sokağı’ndaki çekimlere hazırlanıyoruz. Hava iyice manyaklaşmış durumda;
yarım saat çöl sıcağı, yarım saat Sibirya soğuğu ve yarım saat muson rüzgarı var. Bir fırtınadan sonra doğan güneşe alışmaya çalışırken aniden karşımda Alper Kul’u, Recep Altay’ı ve Turgut Yasalar’ı eğilmişken gördüm. Kafa sütlaç kıvamında olduğu için önümde saygıyla eğiliyorlar zannettim. “Yav yapmayın ağabeylerim, tamam fena yazmıyorum ama, bu bir ekip işi. Siz olmasanız benim senaryom tek başına ne işe yarar?” diye gevelerken Alper yerde şıpagat açtı. Turgut abi, “Eveeet şimdi arkaya, hoop bir ki, bir ki, bir ki…” diye Recep abiyle birlikte jimnastik hareketlerine devam etti. Etrafıma bakındım, az önce beni duyan oldu mu diye. Bereket versin kimse duymamıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder