Kukusunun açmış bir kadın resminin altına, sanki bir sanat eserini, bir resim sergisini anlatıyormuşcasına, entelektüel bir dil kullanarak yazılar yazan ve pornografiyi (fuhuşu) saklamaya çalışan erkek dergiciliği anlayışı:
“Yaşananla ilgili değil o, yaşanacak olan onu daha çok çekiyor. Olmuşlar ve olanlar değil, olacak olanlar heyecan veriyor Yelda Sumrucan’a... Heyecan, üzüntü, çöküş, şehvet, yıpranma, eskime, zirve, unutma... yeniden heyecan... Akıp giden zamanla dost, ondan korkmuyor, hatta onunla oynaşmayı, şakalaşmayı seviyor.”
Bunun Fırıncının Kızı versiyonu vardı, imla filan hakgetire. Ayşe Düzkan gibi hep küçük harfli yazıp, lönk diye olayı anlatırlardı.
Sonuç itibariyle bir tane vesikasız çalışan mankeni soymuş ve mastürbasyon malzemesi yapmışsınız. Ne kadar cilalasan da, Borges cümleleri kursan da Fırıncının Kızı’ndan bir milim daha ieride ve saygın olamazsın ki.
En saygınınız Manukyan'dı, rahmetli...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder