18 Mayıs 2010 Salı

Atılgan Korkmaz / Buyur burdan bak - 28

Kılıçdaroğlu koptu geliyor, sağrısında...
Kem gözlü lider yamakları vardır, lider kendini işaret etsin diye sinsi sinsi destek verir, timsah gözyaşları döker, cesaretsizdir. CHP'de yaşanan işte öyle bir şey.
Kim ne derse desin Baykal örgütçü bir liderdi. Parti içi demokrasi anlayışı, onun ekseninde ve kontrolünde işlevlik kazanır ya da kazanamazdı.
O bir demeç verir, ardından generalleri onun demecinin içini doldurmak için var gücü ile mücadele verirlerdi.
Şimdi o generallerden sadece birinde cesaret duygusu kabardı, Kemal Kılıçdaroğlu!
Nasıl mı kabardı? Medyanın önemli köşebaşları "Yürü be koçum!" dedi. "Ardındayız, bu işi hakkıyla bir tek sen kotarırsın, halk senin ardında hadi aslanım!" gazları arasında yaptıkları kamuoyu anketlerinde, ya da katıldıkları panellerde katılımcılar arasında yaptıkları mini oylamalarda Kılıçdaroğlu hep tek geçildi.
Yarattıkları basınç Kılıçdaroğlu'nu oturduğu yerden öne fırlattı.
Kılıçdaroğlu'nun adaylığını açıklamasını müteakip, birileri Baykal'ın çıkıp açıklama yapmasını bekliyor. Adayım açık açık Kılıçdaroğlu demesini bekliyor.
Sizce der mi? Bence asla demez, aptal bir lider değil çünkü,
Açıkça deklere ederse, generaller önce Kılıçdaroğlu'na ardından da birbirlerine çekecekler silahlarını. İktidara CHP'yi iyice parçalamak ve halk nezdinde yakalatılmış desteği iyiden iyiye kırma fırsatı verecekler.
Şimdi birileri Baykal'ın tongaya bastığını zannediyor ama, Baykal enerji topluyor ne için mi? Cumhurbaşkanlığı seçiminde dinlenmiş aklanmış paklanmış bir aday olarak Erdoğan'ın karşısına dikilebilmek için.
Tongaya asıl basanlar, Baykal'dan icazet bekleyen diğer lider bozuntuları, siz ancak kullanılıp atılacak insanlarsınız işte anlayın. Önceleri böyle insanlara üzülürdüm, haklarının yendiğini düşünürdüm ama artık nefret ediyorum. Ohh olsun kaptı Kılıçdaroğlu bayrağı, finişe var üç beş metre, yetişin de görelim. Cesaretsizler sizi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder