Eşi asker olan bir ablam, askeri hastaneye gitmiş. Kızının dişlerini yaptırıyor. Öğlen olunca karınları acıkmış, inmişler kantine. Çeşit çeşit yiyecek ve içecek dışarıdakinin hemen hemen yarı fiyatına. Kantin sorumlusuna sorma ihtiyacı hissetmişler, bu ucuzluğun sebebini.
O da açıklamış kendince, (askeri disiplin gereği hangi şehirde olduğunu açıklamam başına iş açabilir diyerek bu kısmı biraz üstü kapalı geçiyorum.) "Efendim, bir yıl kadar önce özelleştirme kararı alındı ve kantin ihale ile devredildi. Aradan çok geçmeden şikayetler yağmaya başladı, kalite düştü, fiyatlar çok pahalılandı. İş, TSK bünyesinde olunca şikayet mekanizması alışık olmadığımız bir hızla çalışıyor."
Dinleyince hiç şaşırmadım, ihale ile zaten ciddi bir kar payını feda eden işletmeci, işletmenin doğal amacı olan karlılık oranını tutturabilmek için ne yapacak, ya sürümü artırmak için ürünü güçlendirecek ve fiyatı makul seviyede tutacak, ya da en kolay çözüm ürünün kalitesini düşürüp fiyatı arttıracak.
Dinleyince hiç şaşırmadım, ihale ile zaten ciddi bir kar payını feda eden işletmeci, işletmenin doğal amacı olan karlılık oranını tutturabilmek için ne yapacak, ya sürümü artırmak için ürünü güçlendirecek ve fiyatı makul seviyede tutacak, ya da en kolay çözüm ürünün kalitesini düşürüp fiyatı arttıracak.
Ben ülkemde pek görmedim zoru seçeni, ikinci seçenek nedense hep daha cazip geliyor.
Hani özelleştirme mevzuna kökten karşıyım, üretim güçlerinin devlette olmasından yanayım, ama illa özelleştirme yapacaklara da önerim, sıkıysa şu şartnamelere, ürün kalitesi ile ilgili standartları net olarak girin, fiyat konusunda da üst limitleri belirleyin. Diyecekler ki, serbest piyasa kurallarına ters... Ne yapayım, bana da sizin fiyaskolarla dolu özelleştirme usulünüz ters.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder