12 Ağustos 2009 Çarşamba

Bir İnciluz, bi Amerikali, bi Laz

“Bir İnciluz, bir Amerikali ve bir Laz trende gideyimiş…” diye başlayan kaç tane fikra dinlemişsunuzdur kimbilur. Fakat fikra bittukten sonra bu insanlar ne yapayiler diye hiç duşundunuz mi? Bunlarun sivildeki hayatlari ders niteluğindedur.
Efendum fikradaki lazun adi Dursun’dur. Maçkali’dur.
Dursun ve diğerlerinun fikradaki rollerinden kaç para alduklarina bir bakalum. Çünki sömüri hemen burada başlamaktadur. Amerikali Coni bu kisa rol içun 1 milyon dolar, İnciluz Roni 750 bin avro alurken, bizum Dursun “eşit işe eşit ücreti”i bir baluk adi zannettuği içun, “Yemek içmek sizden” diyerek, fikrada karun tokluğina oynamayi kabul etmiştur. Aradaki fark nereden doğmaktadur? Sanayi devriminden geçmiş olan emperyalist – kapitalist ülkelerdeki yönetumler de bizum gibi oligarşiktur. Ancak bu ülkelerdeki oligarşi, kilâsik burjuva demokrasisini ve özcürluklerini belli ölçülerde sinirlayabilmekte fakat özine dokunamamaktadur. Coni o ulkelerdeki emekçi hareketlerinun geçmiş kazanumlari sayesinde iyi bir ücret alabilmektedur.
Maçka yollari taşli
Dursun’a gelince, Tirabizon’da “Ekmek, iş, özgürluk” diye yürüyen uşaklarun kafasina kaldurum taşi atarken, aslinda kendi kafasina attuğuni bilememektedur. İdris uşağum, bu, Hüseyin Cimşir’un kendi kalesine gol atmasi gibi bir şeydur.
Peki Coni bizum Dursun’dan daha mi zekidur? Değildur. Coni, ülkesi ABD’nun Vietnam’a, Şili’ye, Nikaragua’ya, Panama’ya, Irak’a demokrasi ihraç edup, karşuluğinda para alduğini zannetmektedur. (Bakunuz; Medya zortlatmasi.) Daha bir sene önceye kadar dünyayi öküzün boynuzlari arasında bileyidi, hatta Nevada Çölü’nde yapilan nükleer denemeler sırasındaki sarsintilari “öküz hareket etti” diye yorumlamişidi. Şimdi çok şükür doğriyi öğrendi; dünyayi Buş’un boynuzlari arasinda zannedeyi.
Coni böyle andaval olmasa ve Amerika’nun en gelişmiş emperyalist aygit olduğuni, 3. Dünya’yi yağmalayup açuk pazar haline geturmeye çaliştuğuni, yağmaya izin vermeyenleri işgal ettuğuni ve kendi kişisel zenginluğinde bile bu yağmanun payinun olduğuni idrak etsa ne olur? Kuçucuk bir vicdani varsa karşu çikar değil mi? Fakat o dakikada finans oligarşusi tarafindan sistem dişi edilur. İdris uşağum sana şöyle anlatacağum; Hani, Hulusi Kentmen bir deste parayi Ediz Hun’un suratina çarpup, “Birak kizumun peşini” der ya. Finans oligarşusi “adami parayla dövmek” gibi birşeydur.
Banka sermayesi ile sanayi sermayesinin iç içe geçmesiyle oluşan bu güçlü sermayeyi elinde bulunduran zümre, Coni’nun kaderini baştan belirlemiştur. Yaşayacaği hayatun şeklini şemalini, sigorta sistemi ve banka kredisiyle çizmiştur. Coni eğer sistemi tehdit etmezse açluktan ölmeyeceğini ve bizum Dursun’dan daha iyi yaşayacağini bilmektedur.
Lazun biri gene bir gün
Aynı şeyleri bir da bizum Dursun içun duşunun. “Gelecek korkusi olmadan, ander kaybana piyasanuzun çarklari arasinda ezilmeden, insanca bir hayat yaşamak isteyirum ula!..” dese ne olur? Bizum Dursun Coni kadar şansli değildur. Onun payina oligarşuk dikta düşmektedur. İdris uşağum buni da şöyle anlatayim, Hulusi Kentmen, kizinun peşini birakmasini isteduği Ediz Hun’un suratina bu sefer bir deste para değil, ha boyle koca bir sopayla vurur.
Bizum gibi geri - birakturulmiş ülkelerdeki oligarşinun yapisi, oligarşuk dikta şeklini almaktadur. Çunki ülkedeki kapitalizum, kendi iç dinamiği ile değil, yukaridan aşağiya gelişturulmiştur. Kökli bir geleneği olmaduği içun, zora girduği her an proletaryanun ve emekçi halkun demokratuk hak ve özgürluklerini rahatlukla rafa kaldurmaktadur. Efendum bu gayri insani sistemun raf ömri geçmiştur. Hala devam etmesi gerçek hayattaki Coni ve Dursunlar yüzündendur. Ula İdris, gülme uşağum. Fikra değil, gerçek bu!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder